20 Temmuz 2009 Pazartesi

Viyana, Bratislava

29.05.2009
08:30

Viyana Westbahnhof’tayım. Yanlış inmişim, daha doğrusu burada pek bir şey yok. Bir internet kafe bulup Hütteldorf’ta bir hostela rezervasyon yaptırdım. 1 saat sonra oraya vardım.

Magic Shop, Viyana

Hostela gelip çantamı bıraktım ve başladım gezmeye. Venedik’ten sonra Viyana biraz serin geldi, hatta soğuk. Harita elimde giderken “Spar” diye bir süpermarket gördüm. Meyve suyu ve çikolata aldım. En ucuz çikolatayı aldım ama tahmin ettiğimden daha güzel çıktı. Metroya geldim, bilet satan kimse yoktu. Makine gördüm ve ordan 5.70 euroya günlük bilet aldım. Keşke almasaydım çünkü kontrol eden kimse yoktu. Metroyla bütün gün ordan oraya dolaşıp gözüme kestirdiğim yerlerde inip dolaştım. Metro hatları bayağı gelişmiş ve hepsi birbiriyle bağlantılı. O kadar yere gittim ama merkezi bir türlü bulamadım, kayboldum sonunda. Bir parkta buldum kendimi, Tuna Nehri’nin kenarında.

Donaustadt Park, Viyana

Benden başka kimse de yoktu, ıssız her yer. Kara bulutlar tepemde, yağdı yağacak. Yağarsa yandım, saklanacak bir yer de yok koca parkta. Şansıma yağmadı. Ama buradan önce Prater’den dönerken çok kötü ıslanmıştım zaten. Nihayet uzun bir yürüyüş sonunda metro durağını ve merkezi buldum. Stephanplatz. Sokakta yine müzik yapan orta yaşlı insanlar vardı, güzeldi. Museumquartier, Haus der Muzik, Prater, Donaustadt Park, Donau City ve adını bilmediğim bir sür yer/bina gördüm, onları napıcaz bilmem…

Prater, Viyana

18:34


Bir barda oturuyorum. Venedik’teki kahvaltıdan sonra ilk defa bir yere oturuyorum. Wiener shinitzel yedim, yanında da değişik soslu bir patates salatası vardı. Özellikle salata oldukça güzel. Dunkles (dark) bira içtim. Alkol oranı 10.9’du yanlış hatırlamıyorsam. Küçük biraydı ama yarısında çarptı yavaş içmeme rağmen. Onun da tadı güzeldi. Kalkma vakti…

Hostela giderken meşhur opera binasının önünden geçiyorum (Staatsoper). O da ne, barkovizyonda opera gösterisi! Soğuktan donmama rağmen yarım saat kadar durup izledim. Müthiş bir keyifti

Staatsoper, barkovizyonda opera

Hosteldayım. Duş aldım, çantamı hazırladım ve uyudum. Biri Kore’li, diğerini bilmediğim iki kızla paylaştım odamı. Konuştuk biraz. Neden herkes tek başına interrail yapan biri için üzülüyor anlamadım ki. Ben memnunum.

30.05.09

Sabah kahvaltıya indim, bugüne kadar gördüğüm en geniş menüye sahip. Meyveli yoğurt, yağ reçel, 2 tane değişik sos gibi bir şey, tahıllı ve çekirdekli ekmek, kahve ve cornflakes vardı. Dışarıda inanılmaz yağmur yağıyor. Kahvaltıdan sonra odayı boşalttım, ama çıkmam imkansız. Oturdum, bekliyorum. Bekliyorum… Böyle olmayacak, aldım çantamı, hızlı hızlı inmeye başladım yokuşu. Şansımı Spar’da deneyeceğim, belki orda şemsiye vardır. Oraya kadar fazla ıslanmadım, şemsiye de buldum 3.49’a. Hayatım kurtuldu, artık her yere gidebilirim.

Yağmur ve hüzün, Viyana

Hütteldorf’tan Westbahnhof’a gittim Bratislava’ya gitmek için. Meğer Sübahnhof’tan kalkıyormuş. 18 no.lu tramvayla oraya gittim. Saat başı kalktığı için yetiştim. Tren boştu, yağmurlu ve kapalı bir havada, güzel bir yolculuktu.

12:30

Bratislava’dayım. İnsanlar, binalar, atmosfer, tabelalar, isimler yavaş yavaş değişiyor. Önce Prag’a rezervasyon yapayım dedim ama başka bir istasyondan kalkıyormuş. 93 no.lu otobüse binip istasyona geldim. Rezervasyon gerekmediğini öğrendim ve 1 saat kadar yürüdüm. Asıl tarihi şehri göremedim, çok fazla vakit harcamadım burada.

Bratislava

Pek düşündüğüm gibi bir yer değil. Bir de Prag’a geç kalmamam gerekiyor. Yine otobüse para ödemeden binip istasyona geldim. Büfeden 50 cente bir rôzôk aldım (salamlı turşulu ufak bir sandviç). Fiyatına göre oldukça lezzetliydi, ya da ben çok açtım!

14:00

Prag’a gidiyorum.Tam tünelden geçerken tren durdu. Niye durduk? Her yer karanlık, insanlar bir şeyler konuşuyor ama anlamıyorum. Tırstım... 5 dk. bekledik, oh neyse devam ediyoruz.

18:20

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder