27 Ağustos 2009 Perşembe

Geride Kalanlar

Toplam Maliyet

Pasaport: 250 tl
Vize:160 tl
Interrail bileti: 359 €
İtalya gidiş-dönüş uçak bileti: 111 €
Almanya uçak bileti iptali: 39 €
Sırt çantası: 50 tl
Konserve yiyecek, plastik çatal, kolonya, çalar saat, Nico’ya hediye, pasaport için resim vs. gibi ıvır zıvırlar:50 tl
Avrupa’daki harcamalar: 600 € ortalama

Toplam: 2.800 tl (ortalama)

Detaylı Günlük Harcamalar

25-26/05/09 Pazartesi-Salı

Taksi: 6 €
İçecek: 1.5 €
Telefon: 2 €
Hostel: 25 €
Metro: 2 €
Su: 2 €
Çizburger: 2 €
Telefon kartı: 5 €

27/05/09 Çarşamba

Harita: 1 €
Otobüs bileti: 1 €
Anahtarlıklar: 4.5 €
Dondurma: 2 €
Firenze- Venedik arası
rezervasyon: 3 €
Çizburger: 1 €
Bagaj: 7 €
Kahve: 0.70 €
Dilenciye: 0.70 €
Çizburger: 1 €

28/05/09 Perşembe

Venedik-Viyana
rezervasyon
(yataklı): 27 €
Kahvaltı: 6 €
Wc: 0.80 €
Pizza+cola: 3.5 €
Bagaj: 8.40 €
Sandviç: 2.70 €
Wc: 0.80 €

29/05/09 Cuma

Bagaj: 3 €
İnternet: 2.5 €
Hostel: 13.5 €
Çikolata+meyve
suyu: 1.55 €
Günlük metro
bileti: 5.70 €
Yemek: 14.30 €

30/05/09 Cumartesi

Şemsiye ve meyve suyu: 3.88 €
Otobüs bileti: 0.50 €
Rozok: 0.50 €
Wc: 0.40 €
Kron: 30 €
Metro: 1 €
Çizburger: 1 €

31/05/09 Pazar

Prag- Amsterdam
rezervasyon: 20 €
Ceza: 25 €
Telefon yuttu: 1 €
Bagaj: 5 €

01/05/09 Pazartesi

Kahve: 2.70 €
Bagaj: 4.70 €
Meyve suyu: 1.5 €
Bisiklet kiralama: 12 €
Şarj aleti: 7 €
Telefon: 2.5 €
Anahtarlık: 1 €
İnternet: 1 €
Otobüs: 1.20 €

02/06/09 Salı

İnternet: 1 €
Su: 1.30 €
Otobüs: 3.20 €
Çakmak: 2.10 €
Brüksel – Paris Rezervasyon: 26 €
Wc: 0.50 €
Çizburger: 1.80 €
Telefon kartı: 7.50 €
Cips+çikolata: 4 €

03/05/09 Çarşamba

Quick double
çizburger menü: 5.60 €
Kalem (Center Pompidou): 1.50 €
Metro bileti: 1.60 €
Blond beer: 9 €

04/05/09 Perşembe

Paris – Milan Rezervasyon: 10 €
Metro bileti
(3 kere): 4.70 €
Çizburger: 2.30 €
Anahtarlıklar: 3 €

05/06/09 Cuma

Metro bileti: 1.60 €
Brioche: 1.50 €
Milan – Roma
rezervasyon: 20 €
İnternet: 1 €
Çizburger: 2 €
Roma – Genova
rezervasyon: 12.5 €
Roma – Bari Rezervasyon (ertesi gün için): 3 €
Meyve suyu: 3 €
Kahvaltı: 4 €
Wc: 1 €

06/06/09 Cumartesi

Su: 1.5 €
Akordeoncu: 0.20 €
Wc: 0.80 €
Moka makinesi: 12.9 €
Kahveler: 5 €
Sandaletler: 27.8 € (kartla-bana ait değil)
Çanta: 6 €
Bilet: 1.20 €
Boşa giden Bologna
rezervasyonu: 5 €
Çizburger: 2 €
Çikolata+meyve Suyu: 2.20 €

07/07/09 Pazar

Süpermarket: 8 € (kartla)
Roma - Siena Rezervasyon: 3 € (kartla)
Süpermarket: 12.5 € (kartla)
Bagaj: 8.60 €
Wc: 0.70 €
?? hatırlamıyorum: 27 €
Rezervasyon: 3 €
Karttan para çektim: 20 €

08/08/09 Pazartesi

5 € filan harcadım ama nereye bilmem : )
+Duty free’den aldıklarım bana ait değil

Not: Arada kaçırdıklarım olabilir ama büyük bir kısmını atlamadan yazmaya çalıştım.

Günlük Harcamalar

1. gece ve gün: 45.5 €
2. gün: 26.9 €
3. gün: 57.3 €
4. gün: 40.5 €
5. gün: 40 €
6. gün: 54.5 €
7. gün: 39 €
8. gün: 39 €
9. gün: 23 €
10. gün: 28 €
11. gün: 53.1 €
12. gün: 38.7 €
13. gün: 50 €
14. gün: 5 €

Toplam : 540 €

Not: 600 € civarı harcamam oldu, arada birşeyleri atladım herhalde...

Eve Dönüş

08.06.2009
06:35

Bari’deyim. Son 2 gündür vaktimin çoğu zamanın geçmesini beklemekle geçti. Bugün de öyle olacak. Dün birkaç sandviç almıştım, birini yiyeyim dedim. Uyku sersemi somon balıklı olanı açmışım. Sabah sabah ilk defa balık yiyorum hayatımda. Değiştirmedim çünkü açmış bulundum, bozulabilir. Bir de aldığım meyve suyu da çok kötüydü, muzlu ananaslı karışık bir şey. Hayatımda yediğim en kötü öğün bu!

Bari’de pek istekli olmasam da biraz dolanayım dedim. Yaşlı bir teyze ve amcanın işlettiği bir büfeye deniz kenarına nasıl gidebileceğimi sordum. En azından oturup biraz denizi seyrederim diye düşündüm. Teyze İngilizce bilmiyor, yeni bir şey değil. Ama denizi anlatmak için türlü şaklabanlık yapmama rağmen (yüzme hareketi, şişe suyu gösterip su üzerinden denizi anlatmaya çalışmak gibi) anlamadı denizi sorduğumu. Gülüştük yine, sorry dedi. Bunu diyebildi yani : ) Neyse zaten sanırım uzaktı da deniz. Bari’de bir şey yok zaten, hava alanına gidip orada beklemeye karar verdim. En azından uyuyabilirdim orda.

Akşamüstüne kadar bekledim, dışarı çıktım, içeri girdim, gelen yolcuları seyrettim. Bir ara uyumuşum biraz. Nihayet kontrolden geçtim, duty freeden bir şeyler alıp dakikaları saymaya başladım.

Defterle birlikte interrail maceram da bitiyor. Geride Prag’ın sokakları, Amsterdam’ın evleri, Brugge’nin çikolataları, Paris’in insanları, ve İtalya’nın birrrr sürü şeyi kalacak düşününce. Stresli ve yorucuydu. Ama ondan çok daha fazla keyifliydi. Olumsuz bir şey yaşamadan tadını çıkarmaya baktım. Umarım tekrar fırsatım olur, çünkü daha görülecek çok yer var…

Roma #3

07.06.2009
06:00


Roma’dayım ve açım. Hemen süpermarkete gidip sandviç ve meyvesuyu aldım kredi kartıyla.

08.41 treniyle Siena’ya gideyim dedim. 6 kişilik kuşetteydik 5 İtalyan 1 Türk. Ve kadının biri benim elime bir kağıt verip gitti. İtalyanca bir şeyler yazıyor. Sordum yanımdaki kıza, önemli bir şey değil para istiyor senden dedi. 6 kişinin içinde niye beni seçti acaba dedim. Bilmiyorum dedi, güldü. Çok mu saf görünüyorum acaba. Fransa’daki dolandırıcı da o kadar insan içinden beni bulmuştu. Neyse… Bu arada trende arada beklerken yaşlı bir İngiliz çiftle konuştum. Onlar da kimse İngilizce bilmiyor diye yakınıyorlardı. Siz İtalyanca öğrensenize, hayret bir şey. Ama sevdim, şirinlerdi, birlikte aktarma yaptık. Sanki ben oranın yerlisiymişim gibi gösterdim şuradan gitmemiz lazım, şu trene bineceğiz filan.

Siena maceram tam bir fiyaskoydu. Siena’ya kadar gelip gezemedim, istasyondan çıkamadım. Tam ben geldim inanılmaz bir yağmur yağmaya başladı. Şemsiye satan bir yer de yok, küçücük bir istasyon. Zaten sıkılmışım, depresifim. Geri döndüm Roma’ya. Roma hep benim kurtarıcım oldu. : )) Orda hiç yabancı hissetmedim kendimi.

İyi ki Roma’ya erken gelmişim. Gıcık hostel yüzünden sadece 1 gün gezebilmiştim Roma’yı. Eğer bugün de gezemeseydim çok pişman olurdum. St. Pietro, Popolo, Ara Pacis’i filan gezdim.




21:00

Roma Termini’de Bari’ye gitmek üzere trenimi bekliyorum. Roma’yı gezmek sıkıntımı biraz geçirdi, daha iyiyim.

Genova

06.06.2009
05:50

Kuşette tek başımaydım. 04:30 gibi uyandım ve inanılmaz bir manzara vardı. Yeni aydınlanmaya başlayan hava ve mükemmel bir deniz manzarası. Genova’dayım. Bir şeyler yiyip danışmanın açılmasını bekledim, haritamı alıp gezmeye başladım.

Piazza Ferrari’de fotoğraf makinesinin şarjı bitti. Gara geri dönüp dolu pilleri aldım. Sokakları gezdim, limana indim. Liman ve ilerisindeki sokaklar Karaköy’e benziyor, nalbur benzeri dükkanlar var. Bu dükkanlardan birinde moka makinesi gördüm ucuza, aldım hemen, aklımdaydı zaten. Ablamlara sandalet aldım. Bir marketten 4-5 çeşit kahve aldım, ucuz burada. Aldıklarımı sığdırmak için de çakma, ucuz, küçük bir çanta aldım. Yolda akordeon çalan bir kadına 20 cent verdim. Yanında oturup biraz onu dinledim. Bir de burada yanında hayvanlarıyla duran dilenciler dikkatimi çekti. İnsanlar para yada köpeklere mama veriyorlar.

14:00

Daha çok vaktim var, belki Bologna’ya giderim. Ama rezervasyon 5€. (klavyeyi değiştirdiğim içim artık € sembolünü kullanabiliyorum!) Gitmeye karar verdim, ama yine son anda fark ettim ki başka bir istasyondan kalkıyor tren! Yetişeyim derken saatini kaçırdım. Çünkü yanlış otobüse binmişim. Birkaç otobüse binmem gerekiyordu ama şöförler de yanlış tarif ettiler. Otobüs tepelere bir yere çıktı, hazır treni de kaçırmışken indim ve biraz manzarayı seyrettim.

Genova, Liman

Mc’e girip kredi kartıyla bir menü yiyeyim dedim çizburgerden bıktığım için, ama pos cihazları yokmuş. Kredi kartı çoğu yerde olduğu gibi burada da kullanılmıyor. Yine çizburgere kaldım.

Yine üzerinde ne yazdığına bile bakmadan bir otobüse atlayıp gezdim. Beğendiğim yerlerde inip dolaştım. Sonra yürüyerek Ferrari meydanına geldim. Genova bitti, gezecek çok yer yok zaten burada. Tam ne yapsam diye düşünürken baktım meydanda insanlar çimenlere yayılmış, bir konser hazırlığı var. Kaçar mı, hemen ben de attım kendimi oraya. Müzik dinledim biraz, dinlendim. Sabahki puslu ve kapalı havadan eser yok, günlük güneşlik. Etraf da hareketlendi, sabahki gibi değil.


11’e doğru trenim kalkıyor Roma’ya. Konseri beklemeden gara gittim, oturup kitap okudum, çantamı düzenledim. Dedim ya, 2 gündür zaman zor geçiyor. Ah bu parasızlık…